Frekansı yükseltmek; 528Hz Sevgi ve Mucizelerin Frekansı

Güncelleme : 14 Aralık 2020 de yazdığım bu yazı okunma rekorları kırdı. Defalarca paylaşıldı, oldukça fazla mail aldım. Bunun için tüm okuyan Dostlara teşekkür ediyorum. Daha fazlası için beni @nihalaltunsuzer hesabımdan takip edebilirsiniz. Şimdiden hoşgeldiniz diyorum. Sevgilerimle

Bu Evrendeki her şey, biz de dahil olmak üzere hepimiz bir frekansta titreşiriz. Beynimizin 5 duyu ile algıladıkları neticesinde her şey katı bir forma bürünür ve bu şekilde etrafımızdaki nesneleri görürüz. Fakat aslında Beyin, göz ve omurilik (bknz. Andrew D. Huberman, Neuroscientist, Stanford University ) üçlüsü bu frekansları çözen bir decoder yani frekans çözücülerdir ve onların bu çözümlemesi sonucunda çevremizdeki nesneleri madde olarak algılayabiliriz.

Herkesin ve her şeyin frekansı olduğu gibi Dünyanın da bir frekansı yani enerjisi vardır. Bu enerji, Evrensel Sevgi Şifa enerjisi ile aynı frekansta 528 Hz’de titreşir. 528 Hz frekansının çok güçlü olduğuna inanılmaktadır. DNA hasarını onarıp eski haline getirmekten, barış ve uyum sağlamaya ve çevredeki her şeyi dengeyi getirmeye kadar pek çok alanda dönüşüm sağlamaktadır.

Ancak günümüz müziğinin, TV reklamlarının ve benzerlerinin korku, hastalık ve baskıyı uyarmak için tasarlanmış daha düşük ve doğal olmayan 440 Hz frekansta programlandığına inanan bazı teorisyenler bulunmaktadır. ( Benim inancım da bu yönde… )

Bu teoriye göre, 440 Hz frekansı mahkumları kontrol etmek ve bilinç düzeylerini düşürmek için Nazi rejimi sırasında kullanılmıştır. Daha sonra 1940’da ABD standart frekans olarak 440Hz’yi tüm dünyada ve müzik piyasasında kullanılması yönünde baskı oluşturmuş ve nihayetinde 1953 yılında da tüm dünyada kabul edilmiştir.

440Hz, doğal olmayan bir ayar frekansıdır ve Dr. Leonard Horowitz’e göre – Müzik endüstrisi, insanları fiziksel hastalığa yatkın hale getiren daha büyük saldırganlığa, psiko sosyal ajitasyona ve duygusal sıkıntıya sürükleyen bu empoze edilmiş frekansı kullanmaktadır .

Çevreniz ve vücudunuz daha düşük ya da doğal olmayan bir frekansta titreşmeye başladığında, vücudunuzda, zihninizde ve ruhunuzda hastalıklara neden olabilir. Aslında, hastalıklar önce enerjik bir seviyede kendini gösterir ve sonra fiziksel düzeye geçer.

Vücudunuz uyum içinde olduğunda 62-68 Hz civarında titreşir. Bundan daha düşük herhangi bir frekansın zayıflamış bir bağışıklık sisteminin göstergesi olduğuna inanılır. Soğuk algınlığı ve gribin 58 Hz civarında başladığına inanılırken, bu değer kanser için 42 Hz civarındadır.

Yeri gelmişken Covid19 virüsünün titreşimi ise 5.5 Hz olarak ölçülmüşür. Bu virüs 25.5 Hz üzerinde yaşamamaktadır. Bu sebeple bu hastalığa yakalanmamak için titreşimimizin en az 25.5 Hz olması gerekmektedir.

Frekansınızı yükseltip bağışıklığınızı arttırmak için ise, başkalarına koşulsuzca yardım etmek – 95 Hz ve sahip olduklarınıza şükredip Şükür enerjisi – 150 Hz ‘de olmanız iyi olacaktır. (Bu bilgiler pek çok defa yazılarımda bahsettiğim Psikiyatrist Dr. Davis R. Hawkins Güce karşı Kuvvet kitabından alınmıştır.)

Ayrıca ünlü fizikçi Nikola Tesla da enerji ve frekansları araştırmıştı. Vücudumuza müdahale eden belirli frekansları ortadan kaldırabilirsek hastalık olasılığını azaltabileceğimizi iddia etmişti.

Hayatın içinde frekansı düşüren durumlar nelerdir diye bakacak olursak ;

• Negatif düşünceler ya da negatif insanlarla çevrili olmak
• Şiddet ya da korku filmleri izlemek ve genel olarak TV izlemek (Bu konu ile ilgili yazıma buradan ulaşabilirsiniz)
• Cep telefonlarından, bilgisayarlardan vb. elektromanyetik frekanslara çok fazla maruz kalmak
• Mikrodalgalar, wi-fi bağlantıları… vb. radyasyon veren cihazlara maruz kalmak
• Stres, öfke ve kaygı hissetmek
• Kötü beslenme, GDO’lu yiyecekler ve işlenmiş yiyecekleri tüketmek
• Ev temizlik kimyasallarına ve böcek ilaçlarına maruz kalmak
• Sigara, alkol ve uyuşturucu kullanmak

Peki bu durumlar sonrasında frekansımızı nasıl yükseltebiliriz ?

İyileşmeyi ve yenilenmeyi uyaran frekanslar vardır. Bu frekansları oluşturan müzikler Solfej Ölçeği olarak bilinir. Her Solfej tonu, vücudumuzun enerjisini mükemmel bir uyum içinde tutmak ve dengelemek için tasarlanmıştır. 

Bu 6 ana ton şunlardır:

• 396 Hz – Hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olmak için suçluluk duygusu ve korkuyu serbest bırakır
• 417 Hz – Değişimle başa çıkmaya yardımcı olur. Eski kalıpları ve alışkanlıkları ortadan kaldırır
• 528 Hz – Aşk ve DNA onarımı yaparak mucizeler yarattığına inanılır
• 741 Hz – Sorunları çözmeye ve kendinizi ifade etmeye yardımcı olur. Aynı zamanda güçlü bir temizleyicidir
• 852 Hz – Gerçeği görmenizi sağlar, sezgi geliştirir
• 936 Hz – Sizi birliğe ve ışığa yeniden bağlar

Yukarıda yazılan Solfej tonlarını dinlemek isterseniz, buraya tıklayabilirsiniz.

Bir başka güçlü şifa frekansı 432 Hz’dir. Bu frekansın meditatif bir durumu tetiklemeye, kalp çakrasını uyarmaya ve vücutta uyumun sağlanmasına yardımcı olduğuna inanılır. Araştırmalar ayrıca 432 Hz frekansında müzik dinlemenin sakinliği ve mutluluğu uyandırmaya yardımcı olabileceğini göstermiştir. (Sürekli dinlediğim ve bana çok iyi gelen 432 Hz’de hazırlanmış çok özel müziği siz de isterseniz bana ulaşın. )

Bu frekansları müzikte bulabileceğiniz gibi, Tibet kaseleri, gongları ya da akort çatalları aracılığıyla dinleyerek şifayı uyarmaya başlayabilirsiniz.

Bütün bunların dışında frekansınızı yükseltmek için hayatınıza katabileceğiniz diğer uygulamalar ise ;

Enerji Tıbbı

Uçucu yağlar, çiçek esansları ve homeopatik ilaçların hepsinin güçlü bir titreşim ve frekansa sahip olduğuna inanılıyor. En güçlü uçucu yağ Gül’dür ve 320 Hz’de ölçülmüştür, bunu 118 Hz’de ölçülen Lavanta izlemektedir. Çoğu taze bitkinin frekansı 20-27 Hz’dir.

Organik / Çiftlik Taze Gıda

Taze organik yiyecekler, 20-27 Hz arasında değişen yüksek frekansa sahip yiyeceklerdir. Bunlara kıyasla bazı GDO’lu gıdalar ve işlenmiş gıdaların frekansı 0 Hz olarak ölçülmüştür.

Değerli Taş ve Kristaller

Değerli Taş ve kristaller, kendi manyetik alanlarıyla uyum içinde çalışarak kendi benzersiz frekanslarını yayarlar. Bir kristalin frekansı berraklığına, kesimine ve nasıl işlendiğine bağlı olarak değişir. Bazı yüksek frekanslı taşlar ve kristaller arasında ise elmas, kuvars, tanzanit, safir bulumaktadır.

Olumlu düşünceler 

Olumlu düşünceler 10-15 Hz’lik bir titreşim taşır, bu nedenle düşüncelerinizin genel enerjinizi ve refahınızı hızlı bir şekilde etkiler. (Bununla ilgi yazıma için burayı tıklayınız.)

Doğa

Doğada zaman geçirmek, enerjinizi uyumlu hale getirmenin ve vücuda denge getirmenin harika bir yoludur. Çimlerin üzerinde çıplak ayakla yürümeniz topraklanma, Dünya’nın enerjisiyle yeniden bağlantı kurmanın harika bir yoludur.

Hepimiz enerjiyiz, bu yüzden çevremizdeki farklı enerjilerin bizi fiziksel, duygusal ve ruhsal düzeyde etkileyebileceği gerçeğini yadsıyamayız. Bu konu ilgili son zamanlarda çok fazla çalışma ile insan bilinci çok fazla açılım yaşamıştır. Bu sebeple bu bilgilere açık fikirlilikle şans vermenizi ve araştırmanızı öneririm.

Enerji her şeydir ve enerjimize sahip çıkarsak yaşamımıza sahip çıkmış oluruz.

Bu yazıyı, bu bilgilerin çoğunu bizzat deneyimlemiş ve pozitif katkılarını yaşamış biri olarak sizinle paylaşmak istedim. Umarım ufkunuzu açmışımdır. Bundan sonrasını size bırakıyorum. Siz de araştırıp, okuyup karşınıza çıkan bilgileri daha da büyütüp bilgeliğe dönüştürebilirsiniz. Yorumlarınızı bekliyorum.

Şifa hep sizinle olsun, sağlıcakla

Sonsuz Sevgilerimle

Nihal